“Delican’dan Özür Bekliyoruz!”

“Delican’dan Özür Bekliyoruz!”
  • 22 Mart 2016 12:06

Radyo Romantik Türk, Yıldız FM ve Can Radyo, İzmir’de bir ilki gerçekleştirerek ortak yayınla İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu konuk etti. Radyo Romantik Türk stüdyosunda gerçekleştirilen yayında Başkan Kocaoğlu, Romantik Türk Yönetim Kurulu Başkanı Abdullah Polat, Can Radyo Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Kafalı ve Yıldız FM Yönetim Kurulu Başkanı Melih Bingöl’e çarpıcı açıklamalarda bulundu.

“Kamuoyu İzmir’in ciddi bir tecrit altında olduğunu düşünüyor. Siz bir önceki döneminize göre daha fazla baskı altında olduğunuzu düşünüyor musunuz?” sorusu üzerine Başkan Aziz Kocaoğlu, “Siyaseti fanatik bir şekilde yapan bir siyasetçi değilim. AKP’li milletvekillerinin, il başkanının yaptığı açıklamalar, suçlamalar bir yerden bir düğmeye basılmış gibi geliyor. Bir yıpratma, itibarsızlaştırma politikası sürdürülüyor. Bunun odağında konu İzmir olduğunda, 12 yıldır Büyükşehir Belediye Başkanlığını yapan bize ve dolayısıyla CHP’ye bir siyasi eleştiri, siyasi yönlendirme, manipüle etme gibi bir çok yanlış işlerle karşı karşıyayız. Bugünlerde bu bariz bir şekilde arttı. Bunun yapılmaması gerekiyor.  Benim anladığım siyaset bu değil, küçük yaştan beri siyaseti izliyorum böyle bir siyaset hiçbir zaman yapılmadı.  CHP’liyi ve CHP kurumunu terör örgütüyle yandaş ilan etmek,  CHP’nin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı’nı terör örgütü ile yandaş ilan etmek gibi çok yanlış bir tutum içinde politika izleniyor” dedi.

“22 bin belediye çalışanı adına özür dilemeye davet ediyorum”

AK Parti İl Başkanı Bülent Delican’ın geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklama için “özür dilemeye” davet eden Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “Sayın Delican’ı uzun müddettir tanırım. ‘İZELMAN’da PKK yuvalanmış, Büyükşehir Başkanı temizlesin’ diye bir söylem içine girdi. 15 gün önce yaptı, gerekli cevabı verdik, şimdi artırarak devam ediyor. İZELMAN bizim en çok eleman çalıştıran şirketimiz.  6300 kişi çalışıyor.  ESHOT şoförlerimizin, tamir bakımda çalışanlarımızın büyük çoğunluğu burada.  Ayrıca otopark çalışmalarını ve anaokullarını da bu şirket yönetiyor. Burada PKK’lıların olduğu iddiası DİSK ile bağdaştırarak bir suçlamaya giriliyor. Bunun ne kadar tutarsız olduğunu, havada kaldığı, çamur at izi kalsın, ben bir laf söyleyeyim de bir kişiyi ikna edersem kardır gibi siyasi küçük bir çıkarla, algı  yönetimiyle, manipülasyonla bunu söylemesini tanıdığım, bildiğim Bülent Delican’a yakıştıramadım.  Eğer İZELMAN’da terör örgütüne yardım eden yahut onun elamanı olan biri varsa bunu Büyükşehir Belediye Başkanı olarak benim bilmem mümkün değil. Bunun hakkında istihbarat teşkilatı, kolluk  kuvvetler gerekli şeyi yapar. Bize bu yönde gelen böyle bir liste yok. Böyle bir liste gelmesine de gerek yok. Suç unsuru varsa emniyet, yargı, savcılık bunları alır cezalandırır. Ceza alan adamın da bizimle ilişkisi kalmaz. İzmir’in bütün yükünü çeken 6300 çalışanımıza, sabah 1 milyon kişiyi evinden işine taşıyan ESHOT şoförlerimize böyle bir ithamda bulunmak, bunları terör örgütlerinin destekçisi, teröristlere yardım eden, teröristlerle eş değer tutan bir söylemin mantığını anlamak mümkün değil. Büyükşehir Belediyesi’ne, başkanına, CHP’ye vuruyorsan, eleştiriyorsan onu anlayabilirim. 2011 yılında operasyon yapıldı. Günahsız yere 22 ay hapis yatan arkadaşlarımız var. Büyükşehir Belediyesi’ni  çökertmek için üst yönetim kadrolarının yüzde 50’sinden fazlası tutuklandı. Mahkeme yuvarlanıyor, sallanıyor gidiyor ama hiçbir suç kalmadı. Bizi suçlayabilirsiniz ama 6300 tane elamanı nasıl zan altında bırakırsınız. Bunlar da Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı. İktidar partisinin il başkanının diğer siyasilerden daha sorumlusu olması lazım. Ben nasıl 12 yıldır Büyükşehir belediye Başkanı olarak ağzımdan çıkan sözlere dikkat ediyorsam, belli bir üslupta, siyasetle eleştirimi, teveccühümü bildiriyorsam onun da aynı üslubu kullanması lazım. 6300 İZELMAN çalışanı adına, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin 22 bin çalışanı adına İzmirli hemşehrilerimiz adına sayın Delican’ı buradan sözlerini geri almaya, özür dilemeye davet ediyorum. Biz barış ortamını, birliği beraberliği, teröre karşı mücadeleyi bu tür söylemlerle yapamayız. Bu tür söylemlerle bu kentte huzuru getiremeyiz” diye konuştu.

Kuş Cenneti’ne 25 milyon lira harcadık

İzmir Kuş Cenneti ile ilgili de açıklamalarda bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu konuşmasını şöyle sürdürdü:

“10 gün önce, ‘İzmir Kuş Cenneti’nde ada yaptık, gözlem kuleleri yaptık’ diye bir açıklamada bulunuldu. Büyükşehir Belediyesi’nin ve İZKUŞ’un adı geçmiyor. Biz de bunun üzerine Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde konuşma yaptık. Sonra 600 bin lira para harcadıklarını söylediler, ne kadar zamanda harcamış onu bilemiyoruz. Orada zorunlu görevli memurlara mı, neye harcadı bilmiyorum. Sonra ‘Büyükşehir Belediye Başkanı olarak yapmadı,  Aziz Kocaoğlu olarak yapmadı, Kuş Birliği Başkanı olarak yaptı” diye bir açıklama oldu. Kuş Birliği protokolle bu bölgede çalışıyor, o zaman biz izin verdik, biz izin verdiğimize göre biz yaptık savunması söz konusu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi, Kuş Birliği’ne her yıl belli bir para yatırıyor. Bugüne kadar 10 milyon 474 bin lira nakit olmak üzere 25 milyon 389 bin lira harcadık. Bunun içinde Homa Dalyanı’nın yeniden balık üretmesi için İZSU’nun harcadığı para yok. Bilgi kirliliği yaratmak, algı yönetimi için başta ‘biz izin verdik” demiyor ‘biz yaptık’ diyor. ‘Siz yapmadınız’ dediğimizde ‘biz izin verdik’ diyor.

Kuş Cenneti çok önemli bir varlığımız; tanıtımını yapalım diye encümende fuarlara katılma kararı aldık. Berlin Fuarı’na katıldık tanıtımını yaptık. Doğamızı koruyoruz, çevremizi koruyoruz, milli parkımız hem de bunun tanıtımını yapacağız, insanlar gelecek, İzmir’e turist çekeceğiz. Bir yazı geldi,  son derece rencide edici, ‘siz bizden izin almadan tanıtım yapamazsınız’ diye. Zaten protokolü yapmışız,  Kuş Cenneti’ni tanıtmak için Kuş Birliği olarak gittik, İzmir Büyükşehir Belediyesi olarak da gitmedik. Buna benzer birçok  konu var hep örneğini yaşıyoruz.”

Ulaşım Projesi!

Ulaşımda 90 dakika konusuna ilişkin açıklamalarda bulunan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu,bazı ilçelerde ulaşımla ilgili yeni bir projesi olduğunu da açıkladı. Kocaoğlu, ”90 dakika konusunda sınıflandırma yapmak ve zonelara ayırmamız gerekiyor. İlk zone;Belkahve, Güzelbahçe, Menemen ve Menderes… Buralar ulaşımın yoğun olduğu yerler. Diğer yerlerde ikinci zoneda kalıyor. Vatandaş haklı, keşke bedava götürebilsek, ama ulaşımın yeniden düzenlenmesi gerekiyor, ulaşım politikalarının değişmesi gerekiyor. Ben bu konuyu Binali Yıldırım bakanımıza da söyledim” dedi.

Derdim Esnafla İşbirliği Yapmak

ESHOT’un her ilçeye yeterli otobüsü koyma konusunda sıkıntı yaşadığını ve bu durumdan zarar ettiklerini söyleyen Kocaoğlu, ” Çeşme’ye, Karaburun’a  otobüs koysun diyorlar. Oralarda babalarından, dedelerinden bu işi meslek edinmiş insanlar var. ESHOT’un her yere otobüs koyma gibi bir gücü var. Ama biz buraya otobüs koyarsak  orada yaşayan, ulaşım işini yapan ailelerin geçim kaynaklarını elinden alırız. Kooparatifler ve birlikler, ESHOT’tan daha az maliyetle çalışıyor. Kendi bölgelerinde bizden daha tecrübeliler.M plakalılar dahil, bütün toplu taşım araçlarını bir sisteme dahil edip, parasını biz toplayalım, kilometre başına anlaşıp paralarını verelim. Kaçak olmasın, denetlenebilsin, yolcu da rahat etsin, seferleri de biz belirleyelim, biz de oralardan çekilelim, A zonu dediğimiz bölgede kalalım, onları da kendi bölgelerinde çalıştıralım. Biz bugün çok zarar ediyoruz, böylece bu zararımız azalır ve 5 bin tane esnafın işsiz kalmasını engelleriz. Bu sisteme bir düzenleme yapmak gerekiyor. Önümüzdeki günlerde birlik ve kooparatifleri toplayacağım. Bu herkesin memnun kalacağı bir sistem, benim derdim oradaki esnafla işbirliği yapıp, mevcut düzeni iyileştirmek” şeklinde konuştu.

Bu haber ilgini çekebilir ->  Naldöken’de değişim başlıyor

Nusaybin’deki çatışmalarda şehit olan biri polis, 4 askeri rahmetle anan ve yaralılara acil şifalar dileyen başlayan Başkan Kocaoğlu, terörün tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları tarafından şiddetle lanetlenmesi gerektiğini belirtti.  Nusaybin’de şehit düşen Menderesli asker Gökhan Bayraktar’ın cenazesine katılacağını söyleyen Başkan Kocaoğlu, “Terör giderek artıyor. Birlik ve beraberlik içinde olup terörü lanetlemeliyiz. Teröre karşı dik durmalı, korkmamalı ve günlük yaşantımıza devam etmeliyiz. Bu da geçecek. Bu ülke birlik ve beraberlik içinde yönetilecek. Bu topraklarda çok büyük mücadeleler, bağımsızlık savaşları verildi. Dünyaya örnek olunan mücadelelerde bulunduk. Bu toplum, Anadolu insanının sağduyusu, vatanseverliği, millet bilinci ile bu kötü günleri hep birlikte aşacaktır. Biran evvel barışın gelmesi, kardeşliğin pekişmesi gerekli” dedi.

“Ben bu çöpü ne yapacağım?”

Yamanlar’da kurulması planlanan katı atık bertaraf tesisi ile ilgili sürece ilişkin soruya da yanıt veren Başkan Kocaoğlu, 15 tane kurumdan olumlu görüş aldıklarını, Orman Bölge Müdürlüğü’nün iznini ise “biz bu alanı ağaçlandıracağız” dediği için alamadıklarını belirterek, şunları söyledi:

“Orman Bölge Müdürlüğü’nün izin vermemesinin ardından çevre platformları çıktı, bir bilirkişi rapor verdi, iş çıkmaza girdi. İzmir’de yer sıkıntısı var. Ben kimseye  ‘ben bulamadım, sen bul’ demiyorum. Ama el birliği ile alanı bulmamız gerektiğine inanıyorum. İzmir’de günde 4 bin ton çöp topluyorum. Harmandalı’nın durumu belli. Ben bu çöpü ne yapacağım? 2005 yılından bu yana yer arıyorum. Çalmadığım kapı kalmadı. Buradan bütün belediye başkanlarımızdan başlayarak, bütün sivil toplum örgütlerine, bakanlığa sesleniyorum. Siz ne istiyorsanız, hangi teknolojiyi kullanmamızı istiyorsanız uygulayacağım. Yap işlet devret ile de vermeyeceğim. Parasını, kaynağını ben vereceğim. Yeter ki yer bulunsun. Avrupa’da katı atık bertaraf tesisleri şehrin içerisinde”.

 

“Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz”

İzmir Büyükşehir Belediyesi kadar İzmir’i bilen bir kurumun olmadığının da altını çizen Başkan Kocaoğlu, “Harmandalı Türkiye’de ilk kurulan düzenli depolama alanı. Ama 20 senelik projelendirilmiş; belli bir haddi var. Bugün İzmir’de günde 4 bin ton çöp üretiliyor. Ben bu çöpü ne yapacağım? Biri kalkıp desin ki sen bu çöpü ye….Menderes’e gittik, taşlık bir yer, ot bitmiyor. Menderes Belediyesi ‘istemiyoruz” dedi.  Biz Büyükşehir Belediyesi olarak İzmir’in her yerini biliyoruz. Olmayacak yerde iş yapmaya kalkacak tıynette bir kurum ve insan değiliz. Olabilecek en iyi yerde yapmaya çalışıyoruz. İzin verilmiyor. Ne olacak, sonu nereye gidecek? Biri bana bunu söylesin” dedi.

İzmir ile ilgili bakanların, milletvekillerinin “Büyükşehir ile birlikte çalışmak. İzmir’in sorunlarını çözmek istiyoruz” yönündeki açıklamalarını da soran programcılara Başkan Kocaoğlu, şu yanıtı verdi:

“Beraber iş yapmak isteyen kurum, beraber iş yapmak isteyen insanlar son dönemdeki karalama kampanyasına girer mi ? Biz yanındayız;  destekleriz laflarına benim karnım tok. Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz. Öyle yaklaşıp alttan böyle gitmek…”

 

Belediye başkanlarına sitem

İZSU faturaları altında toplanan katı atık bedelleri hakkında da açıklamada bulunan Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, “İlçe belediyelerinin toplaması gereken katı atık bedellerini,  İZSU faturalarında topluyoruz. Faturalar şişiyor. Bu toplanan bedellerden bir kuruş almıyoruz. Olduğu gibi ilçe belediyelerine veriyoruz. Diğer Büyükşehir Belediyeleri bu tahsilatı yapmıyor, ilçe belediyeleri yapıyor. Biz de böyle yapabiliriz ancak biz etle tırnak gibiyiz. Hizmet olarak bu paraları su faturaları ile toplamak doğru. Siyaseten eleştirilebilirim. Şuna üzülüyorum bu konu konuşulurken 30 ilçe belediyesi toplanıp ‘toplanan paralar bize geliyor. Büyükşehir kuruş almıyor, bize hizmet ediyor’  diyebilirdi. Hepsi hasır altı oldu. Hiçbiri ortaya çıkmadı, buradan sitemimi belirtiyorum” dedi.

 

İzmirli çirkin karalamalara prim vermez

Büyükşehir Belediyesi’nin onay beklediği projelerlerin ilgili müdürlüklerde bekletildiğini hatırlatan Başkan Aziz Kocaoğlu, konuşmasına şöyle devam etti:

“İzmir Büyükşehir Belediyesi şudur budur diye bir milletvekilimiz yine açıklama yapmış. Kim ne söylerse söylesin, isterse ağzıyla kuş tutsun İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne ve başkanına kent aleyhine, insanlık aleyhine, ülke aleyhine hiçbir iş yaptıramaz. İzmirli hemşerilerimiz de bu çok çirkin karalamalara prim vermez.12 yıldır bana kara sürerek ne elde edebilirsin.  Gelir kendi kafana yapışır. Uzlaşma isteyen insan, kent için çalışmak isteyen insan bu problemleri çözer. Biz çöpten bahsediyoruz, Çevre İl Müdür Yardımcısı Körfez Projesi konusunda ‘daha evraklar gelmedi’ diye demeç veriyor. Bu iş bu kadar ucuz değil. Müdür, tek dereceli seçilmiş bürokrat. Ben üç defa seçilmiş belediye başkanıyım. İl müdürü, il müdür yardımcısı, bölge müdürü, bölge müdür yardımcısı dikkat edecek… Bu şekilde giderse devlet hiyerarşisi kalmaz. Bu şekilde giderse devlet adamlığı kalmaz. Zaten kalmıyor, yokuş aşağı gidiyor. Bu şekilde giderse bu ülke yönetilemez, kaos olur.

 

Top yuvarlama!

Körfez projesi ne amaçla  bekletiliyor bilemiyorum ama tahminlerim var. Üç senedir bekletilir mi? 3 kulp bulunuyor iyi niyetliysen biter. Belediye bürokratlarımıza ‘size biri geldiği zaman bu işin olması için kaç tane evrak lazım. On taneyse onunu birden isteyeceksiniz. Adam onunu birden yapıp gelecek adamla oynamayacaksınız’ dedim. Bu anlayışı da öyle bir senede oturttuk. Ben belediyede böyle yapılmasını istiyorum. Ama Körfez Projesi ile bizim karşı karşıya kaldığımız durumda adam ‘vermeyeceğim, uğraşma’ diyor. İzmir’i yerden yere vuran bunu da Büyükşehir Belediyesi’ne bağlayan bir algı yönetimi var. Kentin önünü aç. Büyükşehir Belediyesi para istemiyor. Bürokratik engelleri kaldır. ‘Bu evrak eksik’ diye top yuvarlama! Benim iznimi ver”

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.